Pazartesi - Cuma 08:30 - 17:00 Cumartesi: 09:00 - 14:00

Prostat Kanseri Ameliyatı

single_06

Prostat Kanseri Ameliyatı

Prostat Kanseri Ameliyatı

aparoskopi, geniş ameliyat kesileri yerine, birkaç adet  0.5-1 cm’lik deliklerden yerleştirilen  kamera ve uzun-ince ameliyat ekipmanları ile yapılan kullanılan bir tekniktir. Ayrıca ameliyat edilecek organların rahatlıkla görülebilmesini sağlayan 1.5 cm. çapında olan, yüksek çözünürlüklü dijital teleskop-kamera sistemi kullanılmaktadır. Bu kamera sistemi ile vücut içindeki görüntü bir ekrana yansıtılarak, bu ekrandaki normalin yaklaşık 10-15 kat büyük görüntüsü eşliğinde cerrahi gerçekleştirilir. Laparoskopik cerrahi de açık cerrahi gibi genel anestezi (narkoz) altında yapılmaktadır.

Laparoskopik Cerrahinin Avantajları Nelerdir?

  • Laparoskopik cerrahide kullanılan bu ufak delikler nedeniyle, açık cerrahideki geniş ameliyat kesilerine göre çok daha küçük kesiler olmaktadır.
  • Daha estetik görünüm sağlanmaktadır.
  • Ameliyat sonrası ağrı ve bu nedenle ağrı kesici kullanımı, hastanede yatış süresi ve iyileşme süresi oldukça azalmaktadır.
  • Günlük aktivite ve çalışma yaşantısına erken dönüş.
  • Geleneksel açık cerrahi ile karşılaştırıldığında ameliyat sırasında çok az kan kaybı olmaktadır. Buna paralel olarak kan verilmesi de çok düşüktür (laparoskopik cerrahide %2-3, açık cerrahide %40-45)

            Laparoskopik cerrahi, hastalar açısından açık cerrahiye göre daha kolaylıklar sağlayan bir teknik olmasına rağmen, uygulanması için oldukça üst seviyede deneyim ve özellikle bu konu üzerinde edinilmiş geniş tecrübe gerektirmektedir. Doç. Dr. Faruk Özgör, laparoskopik cerrahi konusunda elde ettiği deneyimi sayesinde ileri laparoskopik cerrahiyi uygulamaktadır.

Laparokopik Radikal Prostatektomi Nedir?

            2000 yılından itibaren laparoskopik radikal prostat cerrahisinin avantajlarıyla, rutin şekilde uygulanmaya başlanması ile hastalara büyük kazanımlar sağladığı gözlendi ve giderek tüm dünyada uygulanmaya başlandı.
Laparoskopik radikal prostatektomide de açık cerrahide olduğu gibi prostat ve arkasındaki seminal bez tümüyle çıkartılır. Prostat çıktıktan sonra meydana gelen boşluktaki mesane boynu ile idrar kanalı (uretra) karşılıklı getirilerek dikilir. Bu cerrahi işlem açık cerrahideki gibi büyük bir ameliyat kesisi ile uygulanmaz. Bunun yerine vücutta çok daha küçük 4-5 adet kesi ile operasyona olanak tanıyan laparoskopik aletler kullanılarak ameliyat gerçekleştirilir.

Ameliyat sonrası açık cerrahide 2 hafta boyunca kişiler sonda ile kalmak durumundayken laparoskopik radikal prostatektomi sonrası ilk haftada sonda alınabilir.

Kimlere Laparoskopik Radikal Prostatektomi Yapalım?

            Eğer tespit edilen kanser gelişimi prostat içinde sınırlı (çevre dokulara yayılım göstermemiş) ve ek ciddi hastalığı olmayan kişiler laparoskopik cerrahi tedavi için adaydır. Daha önceden bel-kalça bölgesine dışarıdan ya da dahili (radyoterapi, brakiterapi) ışın tedavisi görmüş ve buna rağmen kanser kontrolü sağlanamamış ise, ışın tedavisinin verdiği zararlı etkiler nedeniyle cerrahi tedavi için uygun aday olarak gösterilmez. Kontrol edilemeyen kan hastalığı, ciddi akciğer hastalığı var ise uygun hasta olarak değerlendirilmez. Hastalarımızın ameliyat öncesinde yapılan değerlendirmesinde anestezi hekimleri ve onların önerisiyle mevcut hastalıklarla ilgili branş hekimleri tarafından hastalarımız değerlendirilir. Kişilerin hastalıklarına özel olarak yapılan bu geniş çerçeveli değerlendirme sonucunda karar verilir ve hastalarımız operasyona hazır hale gelir.

Ameliyatın Ne Tür Yan Etkileri Var?

            Şimdiye dek yapılan değerlendirmeler radikal prostat cerrahisi sonrasında meydana gelebilen idrar tutamama ve penis sertleşme bozukluğu sıklığının laparoskopik prostat cerrahisinde daha az olduğunu göstermektedir. Prostat gibi derinde olan bir organın laparoskopik cerrahide kullanılan kamera sistemi ile elde edilen görüntüsü ile prostata komşu olan penise ait sinir yapıları ve idrar tutma işlevi gören kaslar daha iyi korunur. Bu daha nitelikli koruma daha düşük oranlarda idrar kaçırma sorunu ve daha düşük oranda penis sertleşme bozukluğu ile karşılaşılmasına neden olur.

.